11 Nisan 2011 Pazartesi

AN GELİR


an gelir
paldır küldür yıkılır bulutlar
        gökyüzünde anlaşılmaz bir heybet
                o eski heyecan ölür
an gelir biter muhabbet
        çalgılar susar heves kalmaz
                şatârâbân ölür

şarabın gazabından kork
        çünkü fena kırmızıdır
                kan tutar / tutan ölür
sokaklar kuşatılmış
        karakollar taranır
                yağmurda bir militan ölür

an gelir
ömrünün hırsızıdır
        her ölen pişman ölür
                hep yanlış anlaşılmıştır
                        hayalleri yasaklanmış
an gelir şimşek yalar
masmavi dehşetiyle siyaset meydanını
        direkler çatırdar yalnızlıktan
                sehpada pir sultan ölür

son umut kırılmıştır
        kaf dağı'nın ardındaki
                ne selam artık ne sabah
                        kimseler bilmez nerdeler
                                namlı masal sevdalıları
evvel zaman içinde
        kalbur saman ölür
kubbelerde uğuldar bâkî
        çeşmelerden akar sinan
                an gelir
                        -lâ ilâhe illallah-
                                kanunî süleyman ölür

görünmez bir mezarlıktır zaman
        şairler dolaşır saf saf
                tenhalarında şiir söyleyerek
                        kim duysa / korkudan ölür
-tahrip gücü yüksek-
        saatlı bir bombadır patlar
                an gelir
                        attilâ ilhan ölür

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder